Yeni Bir Çağ Başlıyor: Etki Kitabı Bize Ne Anlatıyor?

Kategori: Blog Tarih: 14 Ocak 2023
4

 

Dünya yeni bir eşikte. Bugüne kadarki tüm kabullerimizin, iş yapış biçimlerimizin yeniden yazılacağı bir paradigma kaymasının eşiğindeyiz. Üstelik bu tek bir yönden değil çoklu parametrelerden doğan kaotik ve kurallarını hiç bilmediğimiz bir paradigma kayması. Toplumsal yapılanmaların, teknolojinin, ekonomik kurguların yeni bir varoluş süreci yaşadığı; web 3.0’ın tüm bildiklerimizi yıkmaya geldiği, konvansiyonel mekanizmaların yok olmak üzere olduğu ve en önemlisi artan belirsizlikle tüm krizlerimizin derinleşip, karmaşıklaştığı her şeyin yeniden yazılacağı bir eşikteyiz. Daha önceki hiçbir şeye benzemeyecek 21. yüzyıla hoş geldiniz!

Bugün çevresel krizler, sosyal refah dengesizlikleri, ekonomik bozukluklar ile sürdürülebilirliğin artık yetmediği ve onarıcılığa geçmemiz gereken bir karar noktasındayız. Üstelik bu nokta öncekilerden çok farklı çünkü gerçek anlamda gezegenimizi ve toplumları yaşatmak için son şansımız. Bizleri bugüne kadar getiren ekonomik modellerimizin devamlılığı bizi tek bir yere götürecek: Kitlesel çöküş ve yok oluş. Bugün bunun aksini yaratmak için onarıcılığa geçerken, yeni dünya için beş temel hedefin peşine düşmeliyiz:

 

  • Sosyal ve çevresel sistemlerin gelişmesi
  • Gezegen sağlığının hızla dengelenmesi
  • İnsan haklarına evrensel olarak saygı duyulması (hak temelli, erişilebilir ve kapsayıcı)
  • Değer yaratmanın ve refahı dağıtmanın daha adil yollarının benimsenmesi
  • Nesiller ve coğrafyalar arasında dayanıklılık ve canlılığın desteklenmesi*

 

Tüm bu bağlamda; yaştan bağımsız hale gelen bu yeni dünyada tüm nesilleri, tüm iş alanlarını, endüstrileri, meseleleri, kişileri, devletleri ve organizasyonları ilgilendiren yegâne bir çözüm yolumuz, ortak bir dilimiz var: Etki! Artık tüm bildiklerimiz, bilmediklerimiz, dönüştürmek istediklerimiz ve yeni yaratacaklarımız bu dili konuşmak zorunda. Çatırdayan bu sosyal sistemlerde hep birlikte hayatta kalmamızın tek yolu bu. Üstelik etki meselesi küresel finans yapılarıyla temelden bu denli bağlı aynı zamanda ondan çok daha büyük bir çatıyken. Artık yaşamak için yaşatmanın devrine girdik.

Etkiyap tarafından Türkçeye kazandırılan “Etki Gerçek Değişimi Yönlendirmek için Kapitalizmi Yeniden Şekillendirmek” kitabı çok büyük bir alan açıyor ve maalesef ülke olarak çok geç kaldığımız bir alanda bizi dünya ile aynı zemine getiriyor. Etki kitabı her çalışmada olduğu gibi tamamına katılmak zorunda olduğumuz bir manifesto elbette değil aksine her şeyi daha ileriye taşımak için bir başlangıç noktası. Konuşulmayanın konuşulmasını sağlamak, etki dediğimizde en temel kavramların dünü bugünü ve yarını için tartışma alanları yaratmak adına çok önemli bir adım! Etki kitabı, bu topraklarda kurtuluşa giden son treni kaçırmamak için yapılan çağrı ve hikâyenin geri kalanının artık o etki treninde yazılacağına dair büyük bir hatırlatıcı!

Etkiyap bugün tüm dünyadan aldıklarını önce bu topraklara sonrasında bu topraklardan doğacaklarla tüm dünyaya vermek için güçlü köprüler inşa ediyor ve bu köprülerden biri elinizin hemen altında Etki kitabında! 

Etki kitabı henüz kapağında bu çağa dair en kritik sorgulama alanlarından biri ile başlıyor: Kapitalizmi yeniden şekillendirmek. Bugün hepimizin bildiği en temel gerçek içinde bulunduğumuz neo liberal ekonomik politikalar gezegenimizi, toplumları içinden çıkamayacağımız kadar derinleşen krizlerle baş başa bıraktı! Herkes bir çıkış ararken, sistemler belirsizlikle sarmalanmış bir geçiş sancısı yaşarken, paydaş kapitalizmini, kapitalizmi yeniden tasarlamayı, iklim tazminatlarını, gelirin hatta servetin yeniden dağıtımını konuşurken çok temel bir sorumuz var: Şimdi kapitalizmle ne yapacağız? Bizi yok eden bu sistem nereye evrilecek?

Sir Ronald Cohen kendi perspektifinden yeni alternatif bir gelecek tasarısı sunuyor. “İhtiyacımız kapitalizmi yeniden şekillendirmek mi yoksa yerine baştan yeni bir sistem tasarlamak mı?” sorusu tüm dünyanın ve elbette benim ana sorularımdan biriyken; Cohen, Etki kitabında bizi ortak bir noktada buluşturuyor. Bu soruya her ne cevabı verecek olursak olalım hepimizin ana durağı olması gereken etkide!

Başlarda da bahsettiğim gibi Etki kitabının bizler için en büyük fırsatlarından biri doğru tartışma ve geliştirme zeminleri yaratması. Cohen, birbirini takip eden anlatılarda böylesine ağsal bir yapıda iç içe geçmiş sistemsel konuları parça parça açıp yeniden sistemle bir araya getiriyor ve tüm paydaşları masaya davet ediyor. Bugün ihtiyacımız olan zaten tam da bu değil mi?

Temelde 7 ana bölümde yeni dünyanın yönünün nereye gittiğini gösteriyor. Kapıda değil içeride olan Etki Devrimini, bu devrimin bize neler getireceğini, büyük devrimlerle oluşan periyotları ve etki devrimin önceki devrimlerle olan bağlarını anlatıyor. Sonrasında bu devrimin ana oyuncularına, bu devrimin öncülerine geliyor ve bu yüzyılın yükselen yıldızı etki girişimciliğini ele alıyor. Bugün konvansiyonel ekonomilerden çıkış ararken, covid-19 pandemisi sonrası “değer” kavramını hep birlikte sorgularken yeni bir kariyer yolunun mümkün olduğunu gösteriyor ve rotasını çiziyor. Yeni çağın kahramanlarının sorun çözenler olduğunu görmekten daha cesaret ve umut veren ne olabilir bilmiyorum. Özellikle artık yeni kariyer yollarının varlığını görmek genç yeteneğin kendini neye nasıl adapte etmesi gerektiğiyle ilgili de bizlere önemli bir kaynak sunuyor.

Etki konusu ne sadece para ile ilgili ne de paradan bağımsız. Bugün inovasyondan teknolojiye her çatı kavramı kapsayan etki, paranın yönüyle ilgili de oldukça büyük bir geçişi temsil ediyor. Cohen, etki girişimciliği ve devamında etki yatırımı ile yeni dünyanın finansmanın neyin üzerine inşa edildiğinin tarifini sunuyor ve ekliyor: “Etki yatırımı ahlaki bir seçimden fazlası olacak; akıllı bir iş kararı haline gelecektir.”

 

Tüm bununla birlikte kitabın dördüncü bölümüne ilerlerken Etki Devrimi’nin belki de en büyük oyuncularından özel sektörü irdelemeye başlıyor. Özel sektörün tetikleyici mekanizmalarını, neye evrildiğini ve özel sektörü hangi adımlarla nereye çekebileceğimizin örneklerini sunuyor. Tüm bunları benim kullanmaktan korktuğum bir kavramla devam ettiriyor: Hayırseverlik! Filantropinin geleceğini yeniden kurgularken konu en temel yapılar olan devletlere geliyor. Bir süredir devletlerin rolünü, ekonomik süreçlerdeki varlıklarının ne olması gerektiğini düşünürken Kate Raworth, Mariana Mazzucato gibi isimleri takip ederken bu çağda cevap vermemiz gereken temel bir soruyla daha karşılaşıyorum: Peki ya bu değişim sürecinde devletler ne yapmalı, nasıl konumlanmalı? Tam da bu noktada Cohen, altıncı bölümde devletlere dokuz maddelik sahici bir reçete sunuyor. Kapanışa giderken de bir yol haritası ile bizleri harekete geçmeye davet ediyor. Hangi oyuncunun hangi sorumluluklarla ne yapması gerektiğini anlatırken çağımızın en çok ihtiyaç duyduğu aksiyon hedeflerini gösteriyor. Ne yapılması gerektiği ile birlikte bunların neden ve nasıl yapılması gerektiğini anlatıyor. İşte tüm bu bütün içerisinde Etki kitabı; dilimize, bize ve düşünme biçimlerimize yeni bir soluk getirdi. Başta da söylediğim gibi Etki kitabı, zor olanı yaptı ve altına imza atılacak bir sözleşme değil, üzerine gidilecek bir tartışma alanını bizler için tasarladı. Şimdi sıra bizde! Daha çok anlamak, anlatmak, konuşma alanları yaratmak, ne etkiyi ne Etki kitabını elden ve dilden hiç düşürmemek zamanı! Yeni bir çağ başlıyor, bu çağın ahlaki ve mantıklı yaratımında rol alma zamanı! Neden ve nasıllar için Etki kitabında buluşalım.

 

 

*  Forum The Future – A Compass for Just and Regenerative Business